Sorunların Üstesinden Gelmek
Her insan hayatının farklı dönemlerinde farklı sorunlar yaşar. Bu sorunlar kimi zaman kolayca üstesinden gelebileceğimiz basit sorunlar olurken, kimi zaman da üstesinden gelemeyeceğimiz kadar ağır ve zorlu olarak karşımıza çıkabilirler. Üstesinden gelebildiğimiz basit sorunlar ruh sağlığımız açısından herhangi bir tehlike oluşturmamalarının yanı sıra bizi sorunlara karşı daha dayanıklı hale getirip daha güçlü bir duruşa sahip olmamızı sağlayabilirler. Aslında bu durum, tıpkı vücudumuzun bağışıklık sistemi gibidir. Nasıl ki karşılaşabileceğimiz çeşitli hastalıklara karşı küçük mikropları vücudumuza alarak ve onlarla mücadele ederek bağışıklık sistemimizi güçlendiriyorsak, ruh sağlığımız için de aynı durum geçerlidir. Eğer tüm olumsuz duyguları (korku, mutsuzluk, hayal kırıklığı, utanç gibi…) kendimizden uzak tutar ve onları yaşamaya engel olursak, biz farkında olmadan dış etkenlerden karşımıza çıkabilecek herhangi küçük bir olumsuzluk, psikolojinizi yıkmaya yetebilir. Ancak doğduğumuz andan itibaren, karşılaşabileceğimiz her türlü olumsuz duyguyu kabul eder ve onlarla baş edebilirsek ruh sağlığımızı güçlendirmiş ve olası büyük sorunlara karşı daha dayanıklı bir duruşa sahip oluruz.
Bir sorunun büyüklüğü ya da küçüklüğü kişiden kişiye değişebilmektedir. Kimine çok küçük görünen bir problem, bir başkası için üstesinden gelemeyeceği kadar büyük ve zor görünebilir. Burada önemli olan yaşanan sorunun ne olduğundan çok, yaşayan kişiye nasıl hissettirdiğidir. Baş etmesi zor ve kişinin psikolojik halini olumsuz yönde etkileyen bir sorunsa eğer, gerçekten çok dikkat edilmelidir çünkü bu sorunu aşmak kolay olmayabilir. Kişiden kişiye değişebilmekle beraber zihnimiz böyle bir durumda baş edebilmek için farklı savunma mekanizmalarını çalıştırarak farklı tepkiler vermemize neden olabilir. Örneğin kişi karşılaştığı sorunla baş edebilmek için saldırganlaşarak etrafı için tehlikeli bir hal alabilir ya da gerçekleri kabul etmek istemediği için yaşadığı sorunun normal olduğuna kendini inandırıp hiçbir şey olmamışçasına sorunlarla beraber hayatına devam etmek isteyebilir. Belki de kendisini baş edebilmek için yeterli güçte hissetmediği için en güçlü savunma mekanizmalarından birini kullanır ve yaşadığı durumu hafızasından tamamen silerek hiç yanşanmamış gibi hayatına devam edebilir. Bu ve bunlar gibi gerçekleşebilecek ihtimallerin hepsi, kişiye psikolojik olarak ciddi zararlar verebileceği gibi çözülmediği taktirde zamanla daha büyük problemlere de yol açabilir. Kişinin üstesinden gelemediği, yok saydığı, kabullenmediği tüm sorunlar, zamanla, sürekli bir mutsuzluk hali, hayattan zevk almama, kontrol edilemez öfke problemleri panik atak, depresyon gibi çeşitli rahatsızlıklara kendini gösterebilir. Bu nedenle böyle bir durumu kendinizde ya da etrafınızdaki insanlarda fark ettiğiniz anda uzman bir psikologdan destek alarak sorunu çözmeye çalışmak en doğru adımlardan biri olacaktır.
Çözemediğiniz sorunları yok saymak ya da onlarla yaşamaya devam etmek yerine uzman desteğiyle bu sorunların üstesinden gelmek hayat kalitenizi arttırarak, daha mutlu ve keyifli bir hayat yaşamınızı sağlar. Kişi her halükarda kendi sorununu yine kendi çözecektir, ancak bu noktada terapi desteği almak kişiye objektif bir bakış açısı sunarak, kendi hayatında görmediği yerleri görmesini, fark etmediği şeyleri fark etmesini sağlar. Böylece kişi farkında olmadan geliştirdiği savunma mekanizmalarını fark ederek, görmesi gereken gerçekleri görebilir ve çeşitli çözümlere ulaşarak daha mutlu bir hayat yaşayabilir..
Terapi almanız için belirli bir sorununuz olmasına gerekmez. Yukarıda bahsettiğim gibi savunma mekanizmalarınız aracılığıyla farkında olmadığınız, sorun olarak görmediğiniz birçok durum şu anki hayatınızı olumsuz yönde etkiliyor ve sizi mutsuz ediyor olabilir. Bu nedenle her şey yolunda olmasına rağmen mutsuz hissediyorsanız, kendinizi tanıdığınızdan emin değilseniz ya da gerçekten çözemediğiniz küçük de ola bir probleminiz varsa daha fazla ilerlemesini beklemeyip, hiç vakit kaybetmeden bir uzmana başvurabilirsiniz. Unutmayın ki yaşadığınız hayat sizin tercihlerinizden oluşmaktadır, siz nasıl isterseniz öyle yaşarsınız. Siz değerlisiniz ve yaşadığınız hayat bunun bir göstergesi, yönünü belirlemek sadece sizin elinizde.
Uzman Klinik Psikolog
Gözde Çetinkol Ekinci